Dalgaları Aşmak!

Description

NIKON-COOLPIX S33
Yıl 1730, hikaye şimdi Şile'de bir sokak olan Elbiz'de geçiyor. O dönemde bölgenin en zengin tüccarları olan Dimitri ve Elbiz ona 'ağa' derler. Çünkü arpa ve buğdayla işlenen verimli yerel toprakların tamamına yakını onun emrindedir ve köyde yaşayanların çoğu onun emrinde çalışır. Dimitri Ağa, eşi ve kızı Eftelya ile üzüm bağlarıyla çevrili yalısında tatlı bir hayat sürmektedir. Tek kızı onun yaşam kaynağı ve onu herkesten koruyor.
Mehmet aynı yörede fakir bir çobandır. Diğer gençler gibi Dimitri'nin çiftliğinde yaşıyor ve ev sahibinin 250 başını otlatıyor. Herkes annesinden başka kimsesi olmayan bu güzel yüzlü genci yetim Mehmet olarak bilir. Bir gün hayvanlarını otlatırken, kırsalda çiçek toplayan güzeller güzeli Eftelya ile tanışır ve o anda imkansız aşkın tohumları ekilir. Önce birbirlerine açılırlar ve sonra bu iki genç gizlice buluşmaya başlar. Öyle değilmiş gibi baktılar, Mehmet annesine aşkını anlatıyor. Bir de "Git Eftelya'ya sor!" diyor. bu annenin kalbidir, sonu kesilse de her seferinde kalkıp Dimitri'nin evinden kovulmaktadır. Hatta Dimitri bu istekten o kadar sıkılır ki, annesini ve oğlunu çiftliklerinden gönderir.

Aşk ve güzellik olmadığını, bu dünyada kavuşamayacaklarını anlayan Eftelya ve Mehmet, bir Mayıs gecesinde son kez karşılaşırlar. Birbirlerine sarılıp ağlarlar. Ve sevgisiz bir dünyada var olmak yerine, dalgalarda birlikte kaybolmayı seçerler.

Rivayet bu, dalgalar iki cesedi alıp götürse de son kez karşılaştıkları kayalar o günden bu güne ağlamaya devam ediyor. Yeşilçam filmlerinin çok sevdiğimiz ve tanışmadığımız sahnelerinde akıttığımız onca gözyaşının ardından bu hikayenin sonu da parçalı bulutlu. Ama özellikle yaz güneşinde Karadeniz masmavi ve gökyüzü Şile'nin bu plajında ışıl ışıl parlıyor.

Dalgaları Aşmak!

Aktuelle Fotos des Mitglieds

Comments

What's Going On

Notifications